İZMİR –İzmir Barosu ile Filistin Barosu arasında Ekim ayında İzmir’de yapılması planlanan toplantının bölgede başlayan savaş nedeniyle ertelenmesinin ardından baro liderleri çevrimiçi toplantıda buluştu.
Çevrimiçi toplantıya Filistin Barosu adına Öncü Avukat Fadi Abbas katıldı; İzmir Barosu adına Baro Lideri Avukat Sefa Yılmaz, Sayman Emre Öktem ve Avukat Ali Deman Güler katıldı.
Fadi Abbas, 2019 yılında İzmir Barosu ile başlayan ve Filistin Barosu yöneticilerinin İzmir ziyaretleriyle devam eden sürecin kendileri için çok önemli olduğunu belirterek şükranlarını dile getirdi.
‘SESİMİZİ GENİŞ KİTLELERE DUYURACAĞINIZA İNANCIMIZ VAR’
Abbas, “Söz konusu sürecin sonunda Ekim 2023 için planladığımız ziyarete bizzat katılmak istedim. Bu görüşmeler sırasında iki kardeş baro arasında hazırlanan iş birliği protokolünü imzalayacaktık. İsrail’in Gazze’de başlattığı savaş nedeniyle havalimanları kapatıldı. Biz bu toplantıyı yapmak istemedik.” Şu an itibariyle hiçbir imkanımız kalmadı. Bugün Gazze’de yaşananlar bir soykırımdır. Bu saldırılarda aralarında çocuk, kadın ve yaşlıların da bulunduğu binlerce sivilimizi kaybettik. Bombardıman sonrasında baromuzun Gazze’deki genel merkezi tamamen yıkıldı. Diğer ünitelerimiz de kullanılamaz hale geldi. Bunlardan 60’tan fazlası yok edildi. Avukat arkadaşımız İsrail saldırısından sonra hayatını kaybetti. Abluka Gazze ile sınırlı değildi. İsrail’in Batı Şeria’ya yönelik devam eden müdahalesi artık dayanılmaz hale geldi. İsrail’in 10-15 dakika aralıklarla kurduğu güvenlik noktaları nedeniyle yakalanması 2-3 saat sürdü. İsrail Filistin halkına soykırım yapıyor. İsrail uygulamaları apartheid uygulamalarıdır. Filistin Barosuna sağladığı destekten dolayı İzmir Barosuna teşekkür ederiz. Teknik altyapının oluşturulmasının ardından İzmir Barosu heyetini Filistin’de görmekten memnuniyet duyacağız. “Sesimizi kitlelere duyuracağınıza olan inancımız tamdır” dedi.
‘TEK DİLEĞİMİZ SAVAŞIN SONLANMASI VE KOŞULSUZ ateşkes’
İzmir Barosu Lideri Avukat Sefa Yılmaz konuşmasında şunları söyledi: “İzmir Barosu; Tarihi boyunca savaşa karşı barışı, ölüme karşı yaşamı savunmuştur. Filistin ile Türkiye arasındaki kardeşlik bugüne özgü değildir. Hatırlayacağınız gibi kardeş Filistin topraklarında Filistin halkının özgürlüğü için onlarca Türk devrimcisi canını verdi. Dün olduğu gibi bugün de Filistin halkının haklı mücadelesinin yanındayız. Filistin’de yaşanan katliamları kınıyoruz. Türk ve dünya kamuoyunun bu konudaki duyarlılığını artırmak için elimizden geleni yapacağız. Filistin Barosu’nun davetine katılmak ve baro heyetiyle birlikte Filistin topraklarını ziyaret etmekten mutluluk duyuyoruz. Başta BM kurumları olmak üzere uluslararası mekanizmaların kullanılması için gerekli hukuki desteği de sağlamaya hazırız. “Tek isteğimiz savaşın bir an önce bitmesi ve koşulsuz ateşkesin bir an önce ilan edilmesidir” dedi.
